Bedeni yöneten beyin değil, kıçtır!” Adam saatlerdir odanın içinde bir o yana, bir bu yana dolaşıyordu. En sonunda başı döndü Şıngırdaklı C...
Bedeni yöneten beyin değil, kıçtır!”Adam saatlerdir odanın içinde bir o yana, bir bu yana dolaşıyordu. En sonunda başı döndü Şıngırdaklı Cevriye’nin ve “Ne oldu, neyin var, deli danalar gibi neye dönüp duruyorsun kendi çevrende” diye sordu.
Adam yüzünü buruşturarak, “Dışarı çıkamıyorum” dedi.
“Neden çıkamıyorsun dışarı, paran mı yok?”
“Yok, öyle değil, dışarı çıkamıyorum.”
“Tövbe tövbe, deli mi ne? Çık be çık, dışarı çıkmak da parayla değil ya. Kahvehaneye gitmek istemiyorsan bir dolaşır gelirsin.”
“Parayla olsa öder çıkardım” dedi Adam. Şıngırdaklı şıngırdamadı, dişlerini gıcırdattı ve sustu. Ama Adam’ın tuvalete, oradan yatak odasına, mutfağa, oturma odasına ve sonra yine tuvalete gitmesi onu iyice sinirlendirdi ve “İlişkimiz burada bitti, bir manyakla yaşayamam, gidiyorum işte, sakın ardımdan su dökme, dönmeeem” diye bağırdı.
Adam Cevriye’nin çıkıp gitmesini beklemeden ve hiçbir şey söylemeden ayakkabılarını giyindi, evden çıktı. Haftada iki kez gidip, arkadaşlarıyla okey oynadığı kahvehaneye girince önce tuvalete gitti, iki dakika sonra geri geldi, sandalyeye oturdu. Yüzü renkten renge giriyor, arada karnını oğuşturuyordu.
“Hasta mısın” diye sordu garson.
“Dışarı çıkamıyorum” dedi Adam.
“Nasıl dışarı çıkamıyorsun, burası dışarı değil mi yani?”
“Yok, öyle değil, ben gerçekten dışarı çıkamıyorum.”
“O da bir şey mi abi” dedi garson, “Biz dışarıdan içeri giremiyoruz. Karı üç gündür eve almıyor beni. Üstüm başım tütün kokuyormuş, üstelik rakı da içiyormuşum..”
“Yok be” dedi Adam, “Bildiğin gibi değil, dört gündür dışarı çıkamıyorum.”
“Git işine be, kalk çık sokağa, bu iş bitsin!”
Adam anlaşılamamanın getirdiği sıkıntıyla çıktı kahvehaneden. Sokakta hedefsiz yürüdü bir süre, önüne çıkan karakolun merdivenlerine oturdu, bir sigara yaktı ve anında bir polis dikildi tepesine.
“Neden burada oturuyorsun, bir derdin mi var?”
“Dışarı çıkamıyorum abi” dedi Adam.
“Dalga geçme ulan” diye bağırdı polis, “Alırım ayağımın altına!”
“Yemin olsun dört gündür dışarı çıkamıyorum abi, belki bir çaresi vardır sizde.”
“Hastir lan! Git eve yat! Esrar mı çektin, eroin mi aldın hergele!”
O sırada yanlarına bir bekçi geldi. Adamın sararmış yüzüne, ter içindeki alnına baktı, sonra “Yemin ederim bu adam dışarı çıkamıyor” dedi.
“He valla, iyi bildin abi, tam dört gün oldu” dedi Adam.
“Bizim inek de böyle olmuştu, sabunlu su içirmişlerdi. Sana yaramaz sabunlu su, sen en iyisi git bir müshil ilacı al, anında çıkarır seni dışarı!”
Adam eczaneye gitti, müshil ilacını alıp eve koştu, az sonra “Çıktım be, sonunda çıktım dışarı” diye sevinçle bağırarak çıktı tuvaletten.
Şıngırdaklı Cevriye evde yoktu. Eşyalarını da götürmüştü giderken. Adam hüzünle çöktü koltuğa ve “Tüh ulan” dedi, “Bok yoluna gitti Cevriye!”
COMMENTS